İstemek, İstetmek, İstenmemek, Wanted, Unwanted
- Kategori: Yazılar Yorumlar
- Pazar, 16 Ekim 2011 07:12 tarihinde oluşturuldu
- Son Güncelleme: Salı, 03 Ocak 2017 16:56
- Cengiz Eren tarafından yazıldı.
- Gösterim: 4941
Ayın aydınlık yüzünü gördüğümüzde, karanlık kalmış bir tarafının olduğu aklımıza hiç gelmez. Gelirse de kısaca düşünür geçeriz. Yeni ay olduğu zaman çok küçük bir kısmı aydınlık, geri kalan kısmı ise karanlıktır. Bildiğimizi düşündüklerimizin bile düşündüğümüzden çok farklı olabileceğini anlayabilmemiz gerekiyor. İstenmemiş olmak duygusu da böyle bir yapı oluşturuyor. İstenmeyen olan kişiler kovboy filmlerinde "wanted" başlıklı suçlu resimlerini gördüklerinde kendilerini nasıl hissediyorlardı acaba? Suçlu ama istenen? Bu yüzden kovboy filmlerini seviyor olabilirler mi? Hayatımızda yaşadığımız önemsiz gördüğümüz küçük sayılabilecek tecrübelerin, ayın karanlık yüzü gibi bilmediğimiz etkilere yol açtığı aşağıdaki yazıda açıklanmaya çalışılıyor. İstenmeyen olmak sonuçlu duygular, özellikle duygusal hayatınızı nasıl etkilemiş ve etkiliyor olabilir? Katkılarınız önemli, yorumlarınız da, katılımınız da.
Diafondaki dialoglar
Anlatıyordu. Dün hiç istenmeyen birşey geldi başıma. Neden istememiştin?. Kendiliğinden olan bir olaydı da ondan. Bilseydin ister miydin? Hayır yine istemezdim. Anladım demek ki yürürken, başının yanından bir saksı yere çakıldı, desene. Onun gibi birşey.
Ben hamileyim, bu karnımdaki çocuğu doğum yaptıktan sonra birine vereceğim hiç görmeden. Ne yani bu istenmeyen bir çocuk mu? Evet istemeden oldu. Ama ben de istemiyorum, onu üniversitede okutacak bir aileye vermek istiyorum. Tabii anne babanın da üniversite mezunu olması lazım.
Baba, ben seninle kalmak istesem. İkinizin ayrılmasını istemiyorum, ayrılırsanız da seninle kalmak istiyorum. Olmaz ben seni istemiyorum, sen annenle gideceksin, Baba ben istenmeyen bir çocuk muyum ? evet yavrum annenin yaptığı tezgah yüzünden doğdun sen. Bana kalsa seni aldırırdım. Ama o aldırmadı şimdi sana o bakacak.
Bu kaçıncı hamileliğim dedi kocasına, . O kadar da doğurdum. Şimdi de bu da geliyor, ama ben bunu düşüreceğim. Bu kadar çocukla ne yapabilirim?. Kocası sen bilirsin, ister doğur, ister düşür. Düşüreceğim dedi anne. Kinin içip sıcak suyun içine oturacağım. Çocuk dünyaya geldikten bir müddet sonra annesine sordu. Anne ben istenmeyen çocuk muyum? Evet ama başlangıçta düşürmek istedim ama sonra bir rüya gördüm, bunu bir teyzeye anlattım ve o bana doğur bu çocuğu dedi. Onun sözünü dinledim seni öyle doğurdum. İyi ki doğurmuşum.
Bak artık büyüdün, çalışmam lazım, ben sana bakamıyorum. Seni ana okuluna göndereceğiz. Ben sizinle kalmak istiyorum ama evde kalmak istiyorum. Ama orada arkadaşların olacak, öğretmenlerin olacak. Yok istemiyorum. Ama gideceksin. Anne ben istenmeyen çocuk muyum? Yok neden öyle diyorsun. Öyle hissediyorum.
Baba ben sana birşey olmasından korkuyorum. Bu yüzden okula gitmek istemiyorum. Ama gitmelisin, okul çok önemli oğlum. Siz ayrıldınız, annem ayrı eve taşındı, beni istemedi. Sen de beni istemezsen ne yaparım ben.
Siz büyük yazarsınız nasıl çocuk sahibi oldunuz. Aslında pek istemiyordum hazır değildim ama hamile kaldım. Sonra çok zor bir hamilelik ve post natal sendrom. Kızınız oldu sonra değil mi ? Evet önce istemedim ama şimdi iyi ki yapmışım diyorum. Bunu yazabilir miyim? tabii yazabilirsiniz. Daha küçük nasılsa okuma yazma bilmiyor. Anne google'da baktım sen beni istememişsin. röportajında öyle yazıyor. Ben istenmeyen çocuk muyum? ama sonra seni çok sevdiğimi de söylemiştim, orayı okumadın mı? Okudum ama sonradan. Baştan istenmeyen çocuğum ben çok teşekkür ederim anne.
Bak sen bu okula yeni başladın, biz 5 yıldır beraber okuyoruz. Gelip hemen aramıza giremezsin, arkadaş olamazsın. Neden ama ben de okulumu bırakıp buraya geldim iyi bir okul diye. Yok öyle yağma biraz burnun sürtülsün bakalım. Ne yani siz benimle arkadaşlık etmek istemiyorsunuz? Evet istemiyoruz, sen istenmeyensin.
Seni yatılı okula göndereceğiz. Neden baba? Terbiye olman lazım düzenli bir hayatın olması için. Yatılı okulda ne yapılır. Gece gündüz ders yapılır. Ama ben yatılı okula gitmek istemiyorum. Yoksa siz benim evde kalmamı istemiyor musunuz? Evet, istemiyorruz, yatılı okula gideceksin.
Seninle birlikte olmak istemiyorum. Neden? Çünkü sen beni mutlu edemiyorsun. Ama daha önce böyle söylemiyordum. Onlar yalandı. Seni çok sevdim ama seninle hiç mutlu olmadım. Ne demek bu, ben istenmeyen miyim? Evet istenmeyensin.
Bu diyaloglar istenmeyen kişilerin karşılaştığı durumların neler olduğunu görmeye çalışıyor. Daha çok örnek verilebilir tabii ki. Yazmak istedikleriniz var ise, onları yorum kısmına yazabilirsiniz.
İstenmemek de terkedilmek gibi kişinin farkında olmadığı stratejileri ortaya çıkaracaktır. Bu strateji ne olabilir acaba? Steve Jobs'un söyledikleri bunu çok net anlatıyor. Müşteri birşey isteyemez. Biz veririz o alır. Burası önemli bir nokta, çünkü müşterinin istediği ürün yerine, müşterinin gördükten sonra isteyebileceği bir ürün üretmek gerekiyor. Buna istetmek diyebiliriz. Terkedilmemek için terkettirmek stratejisini kullananlar gibi,İstenmemek için istetmek stratejilerinin kullanılması mantıksız görünse de normal sayılmalıdır. Sevgi temelinde ise bu strateji, sevmemek için sevilmek (sevdirmek) olarak kendini gösterecektir
.
Ben seni istemiyorum, senden mal almak istemiyorum, seni şirketimde görmek istemiyorum, seninle evlenmek istemiyorum, cümleleri yukarıdaki stratejileri kullanan birinin kapaklarını açacak ve tepkilerini olması gerekenden çok daha fazla şiddetlendirecektir.
Bu yüzden kişiler kendi özelliklerini geliştirerek, hep istenen olmak gibi bir pozisyonu korumaya çalışacaklardır. İstenmeyen hamilelik ile doğurulmuş çocuklarda, "istemiyorum" şeklinde cümle kurularak ortaya çıkan ayrılıklarda, ayrılan anne ve babalardan birinde kalan çocuklarda, iş yerinden seninle çalışmak istemiyorum denilerek ortaya çıkan ani işten atılmalarda "istenmemek" kavramına ait duygular ortaya çıkacaktır. Bu ise daha sonraki süreçte kişinin kimseden bir şey istemememsini sağlayacak, kişi kimseden ne bir yardım, ne bir destek, ne bir sevgi isteyemeyecektir. Halbuki Türk Ticaret Maddesinin bir cümlesi şöyledir. "Tescil talep üzerine yapılır". Talep etmedikten, istemedikten sonra böyle bir işlem yapılmayacaktır. Bu cümle istemenin önemini de ortaya koyuyor. Arkadaşınızdan, sevgilinizden, eşinizden, akrabanızdani kardeşinizden, tanıdıklarınızdan ve bunun gibi çok sayıda kişi ve kurumdan isteyebilecekleriniz olduğu halde hiçbirşey isteyemiyorsanız, "ne zaman ve nasıl istenmediğinize dair tecrübenize ulaşmanız gerekiyor.
Siz de istenmemek durumu ile ilgili olarak ortaya çıkan "istememek" gibi bir sürecin olup olmadığınızı farketmeniz düşündüğünüzden daha fazla yarar sağlayacaktır. Zihinsel Detoks bu konuda size yardımcı olabilir. Sitede yer alan yazılarda kendi yaşadıklarınızdan örnekler buluyorsanız, Zihinsel Detoks programına katılmanızı istemem de bir mahzur olmadığını düşünüyorum. Randevu alıp katılabilir, ayın karanlık yüzündeki yapının ne olduğunun farkına varabilirsiniz. Hem de içeriksiz bağlantılarıyla ve kendi kararlarınızla değişimi başlatarak.
Cengiz Eren 16. 10. 2011
Not: Yukarıda bahsedilen diyaloglar kurmacadır ve benzerlikler tesadüfidir.)